TÜRK-İŞ Genel Lideri Ergün Atalay, uzun yıllardır lisana getirdikleri, çalışanların taban fiyat kadar olan gelirlerinin vergi dışı bırakılması taleplerinin karşılandığını anımsattı.
Asgari fiyat kadar olan gelirlerinin vergi dışı bırakılmasının yanında, fiyatlar üzerindeki gelir vergisi dilimlerinin personeller lehine düzenlenmesinin de temel istekleri ortasında yer aldığını belirten Atalay, şöyle konuştu: “Aylık 8 bin lira brüt fiyatı olan bir emekçinin geliri, kesintiler nedeniyle ocak ayında net 6 bin 395 liraya düşüyor. Birebir çalışanın fiyatı, taban fiyat kaynaklı vergi istisnası artmasına karşın 6 bin 52 liraya geriliyor. Yani bu çalışan yıl sonuna geldiğinde aylık 1.948 lira vergi ve SGK kesintisi ödüyor. Bu da fiyatının yaklaşık dörtte birine karşılık geliyor. Bu da gösteriyor ki personeller fiyatları üzerinden adaletli olmayan bir vergilendirmeyle karşı karşıyalar. Gelir vergisi tarife basamakları ve oranlarında çalışanlar lehine düzenleme yapılmalı. 16 milyon çalışan, aileleriyle birlikte yaklaşık 50 milyon kişi hükümetten bu bahiste da vergi kolaylıkları bekliyor.”
“Bir üst vergi dilimine daha erken giriliyor”
Ergün Atalay, Anayasanın 73. hususundaki, “Herkes kamu masraflarını karşılamak üzere mali gücüne nazaran vergi ödemekle yükümlüdür” kararına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“2010 yılının ocak ayında geçerli olan gelir vergisi tarifesinin minimum fiyata oranı 12,07 katı iken, 2022’ye kadar geçen müddette bu oran gitgide azaldı. Bu yılın ocak ayına geldiğimizde 6,39 katına kadar gerilemiş ve personel üzerindeki vergi baskısı artmıştır. Taban fiyatın üzerinde gelir elde eden çalışanlar, gelir vergisi tarifesinin yılın başında ve yıllık belirlenmesi nedeniyle bir üst dilime daha erken girerek, daha çok vergi ödemek ve daha az fiyat almak zorunda kalıyor.”
“EYT’lilerin mağduriyetleri giderilmeli”
Çalışma hayatının tahlil bekleyen birçok sorunu olduğunu vurgulayan Atalay, TÜRK-İŞ olarak bu meselelerin tahlili için ağır bir çaba yürüttüklerini lisana getirdi.
TÜRK-İŞ Genel Lideri Ergün Atalay, çalışma hayatının en kıymetli sıkıntılarından birinin, kayıt dışı istihdam olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:
“Kayıt dışı sorunu çözülmeden toplumsal diyalogun tesis edilmesi, iş kazalarının önlenmesi, iş teminatının sağlanması ya da öbür problemlerimizin çözülmesi mümkün değil. Önümüzdeki yasama devrinde, sendikalarla müzakere edilerek, darbe anayasasının sendikal haklar üzerindeki olumsuz tesirini ve örgütlenmenin önündeki manileri ortadan kaldıracak düzenlemeler yapılmalı. Taban ücretlinin, emeklilerin ve tüm çalışanların alım gücü korunmalı, EYT’lilerin mağduriyetleri giderilmeli, taşeron çalışanlar takıma alınmalı, süreksiz personellerin hakları verilmelidir.
